"yayıncı" ne demek

"yayıncı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bağımsız yayıncı Ann Pålsson başkanlığındaki bir jüri, bu halk oylamasında çıkan sonuçları değerlendirerek dört adaylık bir kısa liste belirledi.

İZMİR'in tanınmış yayıncı, kitabevi sahibi Ercan Günaydın'ın kardeşi 47 yaşındaki Gürcan Günaydın, Çin'in Şanghay kentinde aşçıbaşılık yaptığı geminin 25 metre yüksekliğindeki asansör boşluğuna düşerek hayatını kaybetti.

Yayıncı kuruluş, biletçi kuruluş, federasyon, Kulüpler Birliği, taraftar dernekleri bir çözüm üretmeli.

Kitap fuarımıza 200 den fazla yayıncı kuruluş katılmış bulunmakta onlara teşekkür ediyorum, emeği geçen arkadaşlarıma da teşekkür ediyorum, yine burada yazarlarımız, şairlerimiz, romancı ve hikayeci arkadaşlarımız gelerek söyleşilerde bulunuyorlar paneller tertip edilip konferanslar düzenleniyor.

Bu imtiyazlı kişilere gerekli yaptırımların uygulanamaması sonucunda da rakip teknik direktörün ve yardımcılarının ihlalleri maçla sınırlı kalmamış, maç sonunda yayıncı kuruluş görüntülerinde de açıkça sabit olduğu üzere, rakip teknik direktör, futbolcumuz Soldado'nun kolunu sıkıp tehditler savurmuş, yardımcısı ise birçok futbolcumuza sırayla saldırma girişiminde bulunmuştur.

Yayıncı kuruluş kameraları aracılığı ekrana getirilen bu olayda amigo Recai Kahraman, holigan olarak nitelendirilerek, ölüm tehditleri almıştı.