Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Yaygın duruma getirmek
"yaygınlaştırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Proje Yazma Eğitimi ile ilgili açıklama yapan İl Müdürü vekili Mehmet Afif Avcı, "Amacımız bu eğitimler sayesinde stajyer öğrencilerimizde, proje kültürünü yaygınlaştırmak ve kaliteli projelerin hayata geçmesine katkı sağlamaktır" dedi.
Bu çerçevede, muzu ile ünlü Anamur’un avokado için de uygun ekolojiye sahip olması dolayısıyla Avokado Yetiştiriciliğini Destekleme Projesi’ni uygulamaya koyan belediye, ilçeye bağlı Anıtlı Mahallesi’nde avokado yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak için üreticilerin arazi büyüklüklerine uygun olarak toplam bin 400 adet avokado fidanı dağıttı.
Misafirlerini makamında ağırlayan Çetin ise, ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, “Bizler güzel Türkçemize hizmet eden, argosuz bir üslubu yaygınlaştırmak isteyen radyocu kardeşlerimizin yanındayız.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, kişniş üretimini arttırmak, üreticiye destek olmak, anaç kullanımını yaygınlaştırmak, yöredeki bağları daha modern hale getirmek, ürün verimini ve kalitesini artırılmak için yaklaşık 17 bin adet kurutmalık kişniş üzüm fidesi, törenle Gülnarlı üreticilerle buluşturuldu.
Bu bakımdan ayçiçeğini yörede yaygınlaştırmak, çiftçilere ve üreticilere benimsetmek en önemli hedeflerimizden.
Hafta içinde ülkemizin dört bir yanında, başta kamu ve özel kesim kurum ve işletmeleri, eğitim kurumları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve meslek kuruluşları olmak üzere tüm kesim ve sektörlere yönelik olarak verimlilik bili ve bilincini geliştirmek ve yaygınlaştırmak amaçlı çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.
Şüphelilerin Gezi Parkı olaylarını derinleştirmek ve yaygınlaştırmak için Anadolu Kültür AŞ.
Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Karesi Kent Konseyi Çevre ve Şehircilik Çalışma Grubu ve çocuk meclisi üyeleri ile birlikte Karizma Pazar yerinde naylon torba yerine bez torba kullanımını yaygınlaştırmak için fileli bez torba dağıttı.
Bakanlığımız tarafından şimdiye kadar yapılan hizmetleri organize etmek ve yaygınlaştırmak amacıyla hastalığın görülme sıklığı göz önüne alınarak, riskli 33 ilde Hemoglobinopati Kontrol Programı başlatılmıştır.
Bu kapsamda minimum toprak işlemeli uygulamalar, toprağın ve suyun yapısını iyileştirmek, çevre dostu üretim modeli geliştirmek, üretim maliyetini düşürmek, ekim nöbetini yaygınlaştırmak, setleme, canlı ve cansız perdeleme, taş toplama, drenaj, jips uygulaması, malçlama, ahır gübresi uygulamaları, yeşil gübreleme gibi gibi üretim tekniklerinin desteklenmesi ile yapılmaktadır.
O halde kadınlarımızın her yönüyle gelişimini,eğitim, sağlık ve sosyal haklarını geliştirip tümüne yaygınlaştırmak, daha etkin ve kalıcı bir şekilde, kanunlaştırmak ve imkan bulduğum takdirde kadın ve genç istihdamını artırmak ve yaygınlaştırmak, bütün bu çalışmalarımı, hayata geçirmek için adayım.
Salihli Belediyespor Judo Antrenörü Oktay Ayaz, ilçede judoyu geliştirmek ve daha da yaygınlaştırmak için çaba gösterdiklerini vurgu yaparak, yapılan sınavda bir üst kemere yükselen judocuları tebrik etti.
Bölge Erzurum Eczacı Odası Başkanı Hakan Özcan, ekonomide yaşanan olumsuzluklar ve artan döviz kurunun ilaç sektörüne olan etkilerini azaltmak için muadil ilaç kullanımını yaygınlaştırmak amacıyla çeşitli çalışmalar yaptıklarını söyledi.