"yazmak" ne demek

"yazmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Basın açıklamasında geçtiğimiz gün denizde boğularak ölen ve cesedi Bodrum’da kıyıya vuran Suriyeli Alyan Kurdi ve diğer çocukların resmini yapıp elinde taşıyan Suriyeli 10 yaşındaki Anvar Abdülkerim, ’’Ben okumak, yazmak ve rahat yaşamak istiyorum.

Hayatından örneklerle anlatıyor Rowling, kendini bildi bileli hep roman yazmak istediğini, ne var ki yoksul ailesinin onun zengin hayal gücünü faturaları ödemeye yetmeyecek bir antikalık olarak değerlendirdiğini vurguluyor.

Yücel Dikgöz de işçi emeklisi olduğunu ve çocukluğundan bu yana hikaye ve roman yazmak istediğini söyledi.

Tarihi, siyasetçilerin önlerine konan bir metne el kaldırmalarıyla yazmak ve bunun tartışılmasını dahi yasaklamak, sadece bilimi kelepçelemek değil, temel insan haklarından ifade özgürlüğüne de hücre hapsidir.

Bu durumu yazmak sivil, yani normal rejimleri yermek, askeri darbeleri methetmek anlamı da taşımaz.

Bizim için canını veren şehitlerimizin ismini ciğerimize mıh gibi yazmak zorundayız.

Uluslararası ün kazanan bir roman yazmak isteğinin bir nedeni de onunla tanışabilme şansı yaratmak.

Anadolu Ajansı, kıt imkanlar ve zor koşullar altında telgraflarla ulaştırılan haberlerin tab edilmek ya da teksir makineleri ile bazen de elle yazmak suretiyle çoğaltılması sonucu faaliyetlerine devam etti.

Hayatı güzelleştirmek hayatı paylaşmak için biz beşikten mezara yitik malımız olan ilmi okuyarak elde edeceğiz Tek hedefimiz bu okumakla ilgili gayretlerimiz artacak ama yazmak da istiyoruz.

Bu tarihi eserlerimizi sprey boyalar ile tahrip etmek, üzerine yazı yazmak geçmişin aydınlık yüzünü karalama tahtasına çevirmektir.