Güncel Türkçe Sözlük
yerleşmek
-
-e Yerine iyice oturmak, yerinde sabit olmak
"Bu taş buraya adamakıllı yerleşmiş." - Yer bulup oturmak
"Arabaya, birbirine sıkışarak yerleştiler." - S. F. Abasıyanık
- Çalışmak üzere bir iş yerine başlamak
"Oğlu bankaya yerleşmiş." - Bir yerde oturmaya, yaşamaya başlamak
"Rıza böylece ahırın üst katındaki dairesine yerleşti." - H. Taner
-
nsz Eşyayı yerli yerine koymak
"Taşındık, ama daha yerleşemedik." - Rahat bir biçimde oturmak
"Koltuğa iyice yerleşti." -
nsz Yaygın duruma gelmek, tutunmak
"Demokrasinin ne suretle yerleşip kalabileceği hakkında garip fikirleri vardır." - H. E. Adıvar
-
nsz, -e Alışılmak, kullanılır olmak
"Birtakım yeni kelimeler zamanla yerleşiyor." - Sınav sonucuna göre herhangi bir eğitim kurumunda okumaya
hak kazanmak, okumaya başlamak
Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
yerleşmek
yurtlanmak (coğrafya)
"yerleşmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Dört yıllık lisans programlarına yerleşmek isteyen adaylar ilk üç tercihine yüzde 75, yüzde 50 ve burssuz programlarımızı yazması durumunda yedi yıl kesintisiz tam burs kazanacak.
Çok kültürlü bu coğrafya, ülkemize yerleşmek isteyen tüm yabancılar için herhangi bir uyum sorunu potansiyeli taşımıyor.
Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde yaşayan kız kardeşlerin, annelerinin yanına yerleşmek için ABD'ye geldiği belirtildi.
Evlilik hazırlığındalardı ve daireye yerleşmek için çalışma yapıyorlardı.
Kadro sayısı ne kadar yüksek, adayın puanı ne kadar fazla olursa o kadroya yerleşmek daha avantajlı hale gelecek.