Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Acınacak kadar kötü durumda bulunan
"Zavallı hekim kendisine zorla yutturulan afyonların tesiriyle yığıldığı yerden bir daha kalkamadı." - N. F. Kısakürek
- Gücü bir şeye yetmeyen, âciz
"Bunu idrak etmekten o kadar zavallı ve biçareydi ki." - A. H. Tanpınar
"zavallı" kelimesinin kullanım örnekleri.
Zavallı hayvanlar, masum insanlar, mağdur yetişkinler için buradan taziye, kınama, anma yapmak artık çok ucuza elde edilen bir vicdani aklanma gibi gelmeye başladı.
İradesi teslim alınmış zavallı birine yaptırılmış planlı bir terör olayı olduğu her haliyle ortadadır.
Eski AK Parti Rize Milletvekili Hikmet Ayar, Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi’nin dün makamında uğradığı saldırıda şehit edilmesi olayının bir anlık cinnet olamayacağını iddia ederek, zavallı birine yaptırılmış planlı bir terör olayı olduğunu iddia etti.
Artık ömrünün sayılı günlerini yaşayan zavallı kız avunmak için bu çamurlu gölet kenarında arkadaşlarıyla çamurlara girmektedir.
Herif İngiliz doğdu diye imtiyazlı değil, İngilizceden başka dil bilmeyene çok zavallı bir adam diye bakılır.
Soru önergesi vermek, soru sormak, mızmız çocuklar gibi şikayet etmekten başka bir şey yapmayan, üretmeyen Edirne adına hiçbir proje gerçekleştirmemiş ve milletvekilliği yaptığını zanneden zavallı ve edepsiz bir milletvekiline sahip olduğumuz için üzülüyorum.
Madrabaz, zavallı, müptezel, paralel kuluçkası, densiz, şuursuz, kepaze, oynak gibi hoş olmayan ifadelerle ülkücü iradeyi yaftalamak ve yaralamak, beyefendiliğiyle övündüğümüz Genel Başkanımıza maalesef yakışmamıştır.
Bu gücü görmezden gelip bastırmaya, susturmaya çalışmak, eve kapatmak, dövmek, öldürmek ve bunları yapanın kendi acizliğini örtebilmek için başvurduğu zavallı bir çabadır, toplumsal bir yaradır.
Kadınlarımızın sahip olduğu bu gücü, özveriyi görmezden gelip bastırmaya, susturmaya çalışmak, eve kapatmak, dövmek, öldürmek, yapanın kendi acizliğini örtebilmek için başvurduğu zavallı bir çabadır, toplumsal bir yaradır.