Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
zulüm
  • isim Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, kıygı, eziyet, cefa
    "Nöbetçinin siyah süngüsü zorbalığın ve zulmün bir timsali gibi gözlerimin önünden geçiyordu." - H. C. Yalçın
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
zulüm

(< Ar. zulm) zulüm

Vikipedi
Zulüm

Zulüm ya da kıygı, bir kişiye veya gruba başka bir kişi veya grup tarafından ısrarlı olarak kötü davranmasıdır. En sık görülen biçimleri dini zulüm, etnik zulüm ve siyasi zulümdür, ancak bu terimler kendi aralarında örtüşebilirler.

En sık görülen örnek, çoğunluk grubun azınlık gruplara zulmetmesidir, tersinin uygulaması genellikle zordur fakat Güney Afrika'daki apartheid bir istisna olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte çoğunluk grupları yerel olarak azınlık oldukları yerlerde sinirlenebilirler ve kendilerine zulmedilmiş gibi hissedebilirler; etnik çoğunluğa dahil olan bir kişi, çevresindeki büyük bir azınlığın içine girdiğinde onlara karşı düşmanlık hissedebilir.

Zulüm (anlam ayrımı)
  • Zulüm, bir kişiye veya gruba başka bir kişi veya grup tarafından ısrarlı olarak kötü davranmasıdır.
  • Zulüm (film, 1983)
  • Zulüm (film, 1972)
Zulüm (film, 1972)

Zulüm, yönetmenliğini Atıf Yılmaz'ın yaptığı 1972 tarihli Türk filmi.

"zulüm" kelimesinin kullanım örnekleri.

Türkiye’deki azınlık vakıfları ve ruhani önderlerinin 31 Temmuz günü yayımladığı bildiriden Agos gazetesi neden rahatsız olduğunu anlayamadıklarına değinen Gülbey, “Türkiye’de birilerinin inancından dolayı zulüm gördüğüne ve kurban olduğunu söyleyen bir devlet yetkilisine o ülkede yaşayan azınlık temsilcilerinin cevap vermesi kadar doğal ne olabilir ki, bu açıklamadan rahatsız olan sözde Türkiye’deki Ermeni cemaatinin gazetesi olarak kendini adlandıran Agos gazetesi neden bu açıklamadan rahatsız oldu veya kimlere hizmet ediyor anlamış değiliz.

Kamplar eğitim kampları değil ölüm kampları olduğunu söyleyen Gülbey, "Bu kamplarda zulüm, vahşet, asimilasyon ve soykırım var.

Nesrin Astam Yıldız, “Söz konusu bu insanlar yaşam standartları ortalamanın çok çok altında, birbiriyle çatışma halinde, zulüm, yoksulluk, istihdam eksikliği, eşitsizlik, çevresel bozulma ve iklim değişikliği vb.

Yıldırım, Zeytin Dalı Harekatı'nın sadece terörle mücadele değil, terörden bizar olan, zulüm altında olan Arapları, Kürtleri, Türkmenleri ve sivil vatandaşları da koruyacak çok meşru ve haklı bir operasyon olduğunun, doğru olarak dünyaya anlatılması için büyük gayret gösterildiğinin altını çizdi.

Bölmek kolay bütünlemek zordur, ufalamak kolay ulamak zordur, zulüm kolay adalet zordur, adalete aşık olmak zordur.

Zulüm ve imha cephesi ne kadar cani ve ceberut olsa da milli varlığımızın azameti, milli ruhumuzun asaleti hepsini ezmeye yetecektir.

Zulüm ve imha cephesi ne kadar cani ve ceberut olsa da, milli varlığımızın azameti, milli ruhumuzun asaleti hepsini ezmeye yetecektir.

Hatta İsrail, işgal ve zulüm politikalarına rahatça devam edebilmek için bu ayrılıkları körüklemekte daha da derinleştirmektedir.

Dünyada insan haklarına aykırı tüm olayların, ekseriyetle halkı Müslüman olan devletlerdeki zulüm ve insanlık dışı olayların ardında bu adaletsiz tutumun yatıyor olması çizimlerle anlatılacak.

Gerçekten de Anadolu asırlarca zulüm gören herkes için bir eman yurdu, güven kapısı olmuştur.

Zulüm, talan, işgal ve istilanın hüküm sürdüğü, ayrılık ve gayrılıkların kol gezdiği dünyamızda ne kadar da muhtacız onun barış, birlik ve esenlik iklimine.

Zulüm, istila, tahakküm ve esirlik bozgununa etkili bir şekilde karşı konulmuştur.

Bu çalışmalar, adalet ve merhamet temelli yeni bir dünya kurmak, kan, gözyaşı ve zulüm çağını, merhamet çağına evirmek bakımından çok önemlidir.

Bu zulüm karşısında Arakanlı Müslüman kardeşlerimiz komşu ülke Bangladeş'e göçmek zorunda kaldılar.

Ne yazık ki bugün yerküremiz zulüm ve güvensizlik ağının pençesindedir.