"aceleci" ne demek

"aceleci" kelimesinin kullanım örnekleri.

Sabrı zengin olanın kalbi de büyüktür, o hiç bir zaman aceleci olmaz, coşkunluk ve hırs içinde değildir.

Dinamitçi aceleci davranınca, haberci bizim olduğumuz yere yetişemeden, patlatılan dinamit de ucuz olduğu için dışarıda patlatılması gereken malzeme olduğundan yaşandı.

Diğer yandan girişimcilerin yaptığı belli başlı hatalar arasında aceleci davranmak, fikrini tüm boyutlarıyla aynı anda hayata geçirmeye çalışıp fikrin içinde kaybolmak, özgün olan fikri yeni ihtiyaçlar ve eğilimler doğrultusunda geliştirmeyi ihmal etmek, kullanıcılar için hayati önem taşıyan güven duygusunu kurmayı geri plana atmak ve yatırımın dengelerini yeterince anlamadan işe girişmek sayılabilir.

Üreticilerimiz aceleci davranmamalı, kafalarındaki fiyat oluşuna kadar beklemeliler.

Böylesine belirsiz ve boşluktan istifade eden fındık farelerinin ortalıkta cirit attığı bir sezonda üreticilerimiz aceleci davranmamalı, kafalarındaki fiyat oluşuna kadar beklemelidir.

Motivasyonu düşen çalışanlar sabırsız ve aceleci bir tutum sergilerler ve kendilerini stres altında hissederler.

Bu nedenle, aceleci olmamalı ve olaylara daha objektif ve tutarlı biçimde bakmaya çalışmalıyız.

Görüşmelerde edindiğim izlenim, aceleci tavırlarından dolayı pek memnun değiller.

Fitch'in ise genelde Türkiye'ye yönelik kararlarda aceleci davranmadığını dile getiren Şimşek, Moody's'in ise zaten uzun süredir notun görünümünü negatife aldığını ifade etti.

Aceleci davranıp davranmadığımızın değil, bu sorunun cevabını vermeliyiz.

Ancak bu konuda aceleci davranmak istemeyen yönetim, transfer sezonunun bitimi olan 31 Ağustos'a kadar çalışmalarını sürdürecek.

Salah Monsen ve Umar Aminu gibi isimler gündeme gelirken, Rıza Çalımbay ise bu bölge için aceleci davranmıyor.

Altın fiyatları dün akşam açıklanan Fed tutanaklarından faiz artışında aceleci olunmayacağı sinyalinin gelmesiyle adeta uçuşa geçti.