Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Giysili
"Bu anda narçiçeği elbiseli kadın belirir." - A. M. Dranas
"elbiseli" kelimesinin kullanım örnekleri.
Uzun yıllar çocuğu olmayan Demir, "Rüyamda beyaz elbiseli bir zat, bana 'bu keklikleri götür, yerine Ankut güvercinlerini besle' dedi.
Kışın da vefat eden çok sayıdaki Ahıskalı'yı kefenlemeden ve yıkamadan elbiseli gömüyorlardı.
Bir süre sonra ikinci kez odasından çıktığını, bu esnada karargah binası giriş kapısından silah sesi geldiğini ifade eden Felekoğlu, buraya gittiğinde yerde yatan takım elbiseli bir kişiyi gördüğünü anlattı.
Biri din adamı kıyafetli, diğeri takım elbiseli iki kişi, sokakta önlem alan polislerle görüştükten sonra rahip Brunson'ın evine girdi.
Haricen 4, 5 ve 6 noda tespit edilen ateşli silah giriş yaralarının cilt ve cilt atlı bulgulara göre atışların her ne kadar uzak atış mesafesinden yapılmış olduğu düşünülse de alınan cilt parçalarının balistik incelenmesinin yaptırılması gerektiği 1,2 ve 3 nolu ateşli giriş yaraları elbiseli bölgeye isabet ettiği anlaşıldığından atış mesafesinin tayini için üzerinden çıkarılan elbiselerin usulüne uygun olarak saklanarak kriminal incelemesinin yaptırılması gerektiği kanaatindeyiz.
Bir camianın alın teri karşılaşmada gördüğünü çalamayan, görmediğini çalabilen, önyargılı, art niyetli, içten pazarlıkçı ve maçın sonucunu maçtan önce kafasında belirleyerek sahaya çıktığı her halinden belli olan bir siyah elbiseli rol model tarafından çalınmıştır.
Postallı darbelerle mücadele etme vaadiyle gelenler, gelinen noktada takım elbiseli darbeciler haline gelmişlerdir.