Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Eleştirmek işi, tenkit
"Eleştirme her okurun, her seyircinin başlıca hakkıdır." - N. Ataç
Yöntembilim Terimleri Sözlüğü
Bir görüş, kanı ya da verinin yargılanarak çözümlenmesi.
"eleştirme" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bakan Kaya'nın avukatı Erol Bulut, yayma, eleştirme, yorumlama, açıklama, eleştiri veya değer yargısı biçiminde bilginin gerçek ve güncel olması aşamalarında kamunun ilgi ve yararının bulunması, açıklanış şekliyle konu arasında bir bağ bulunması birlikte değerlendirildiğinde, basın özgürlüğü kapsamında bir haber yapılmadığını söyledi.
Laiklik ve bölünmezlik ilkelerini korumak için iktidar partisini eleştirme pahasına, eski sert tutumlar mı sürdürülecek, yoksa farklı bir yaklaşım mı seçilecekti?
Bizim yürütme olarak her kararı eleştirme yetkimiz var ama Türk mahkemesinin verdiği karara herkes uyar ama AİHM'in verdiği karar elbette eleştirilir.
Bugün bizi eleştirme cüretinde bulunan mevcut yönetim tarafından ne futbolcu maaşı ödenmiş, ne de tedarikçilere ödeme yapılmıştır.
Oyuncunun her zaman eleştirme hakkı vardır ama Volkan'a sesini yükseltti diyorsunuz, Ozan isteksiz diyorsunuz vb.
Türk vatandaşı şapkası altındaki Stelyoların eleştirme hakkı olabilir.
Öncelikle dinlerken yargılama, eleştirme gibi bir huyunuz varsa bundan vazgeçin.
Futbolun içerisindeki insanlar olarak olumsuz hava şartlarını eleştirme lüksüne sahip değiliz.
Siyasi ahlak açısından, bir siyasi parti genel başkanını başka bir partinin alt seviye elemanlarının beğenmeme hakkı vardır, eleştirme hakkı da vardır, lakin iftira etmek ve hakarete varan laflar söylemek erdemsizlik ve ahlaksızlığın diğer adıdır.
Günümüz gençliğinin temel sorunları, tüketim alışkanlıkları ve tüketilen nesnelerin kişinin yaşamında oynadığı temel rol, israftan kaçınma, emek verme, okuma, düşünme, özgürlük peşinde koşma, eleştirme ve sabretme noktasında şekillenmektedir.