Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
elem
  • isim Acı, üzüntü, dert, keder
    "Bu derdi huy edinenler elem çekmez." - N. F. Kısakürek
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
elem

Sığırlara verilen yem.

"elem" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu dönüşmede kavramlar haz ya da elem doğrultusunda duygu yükü ve bedel aşamaları ile değer kazanır.

Başvurucuya ödenen 1000 TL tazminat miktarının, başvurucunun annesine olan bakım yükümlülüğünü yerine getirememesi nedeniyle duyduğu elem ve ıstırabı gidermede yeterli olmadığı kanaatine de varan mahkeme, Anayasanın 20'nci maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ve başvurucuya tazminat ödenmesine karar verdi.

Derneğimiz gün geldi bir hemşehrimizin ihtiyacını gidermeye çalıştı, gün geldi il bazında sevinci, elem ve kederi hemşehrileri ile paylaştı.

Mutlu bir gününde cenaze törenine katılmak gerçekten elem verici bir şey.

Dilekçede, eşini ve annelerini kaybeden müvekkillerin büyük elem ve keder içinde olduğu ve manevi olarak büyük bir yıkıma uğradığı aktarıldı.

Kumluca Müftüsü Hacı Kahraman ise camilerin dua ve ibadetlerin topluca Allah'a arz edildiği, elem ve sevinçlerin paylaşıldığı, ilim ve irfanın yükseltildiği, manevi sığınak ve güzel ahlakın öğretildiği mekanlar olduğunu söyledi.

Tekrarlanma ihtimali bulunmayan özel bir güne ilişkin görüntülerin davalı tarafça kaybedilmesi, müvekkiller tarafından büyük bir elem ve ızdıraba sebep olmuştur.

Kazada devrilen minibüste pazar mesaisi için fabrikaya giden 46 yaşındaki Filiz Uyanık, 20 yaşındaki Mehmet Uyanık, 26 yaşındaki Elem Azbay, 29 yaşındaki Ahcan Azbay, 33 yaşındaki Kader Eycan, 43 yaşındaki Nurcan Sevgi, 29 yaşındaki Nedret Küpeli, 20 yaşındaki Ömer Ant, 44 yaşındaki Hatice Sezgin, 19 yaşında Emre Işık, 52 yaşındaki Süleyman Yayak yaralandı.

Manevi tazminatın, haksız bir eylemin sebep olduğu üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödence olduğu hatırlatılan Yargıtay kararında, yerel mahkeme kararının bozulduğu dile getirildi.