Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Eylem durumunda olan, amelî, fiilî
- Kadrolu
"Eylemli doçent."
"eylemli" kelimesinin kullanım örnekleri.
Pınar Tatar'ın çocuğunu öldüren Ferdi Arat'ı korumaya ve olayı gizlemeye çalıştığı ifade edilen kararda, annenin kendi çocuğunun ölümü ile ilgili delillerin ortaya çıkarılmasını eylemli olarak engellemeye çalıştığı ve sanıkların birbirlerini korumak için verdikleri ifadelere itibar edilmediği kaydedildi.
Kalkışmanın asli failleri, yani o gece kalkışmaya eylemli olarak katılan FETÖ'nün silahlı ve sivil unsurları hakkındaki yargılamalar kesin hüküm yolunda hızla ilerlemektedir.
Hukuk Dairesi, işçi sağlığının, iş güvenliği ve yapılmakta olan iş nedeniyle işçinin eğitiminin, bir kısım mevzuat hükümlerini içerir belgelerin kendilerine verilmesini değil, eylemli olarak, bu bilgilerin aktarımı ve öneminin kavratılması ile sağlanabileceğine hükmetti.
Yürütme temsilcisi veya temsilcileri, savaş, savaşı gerektirecek bir durumun baş göstermesi, seferberlik, ayaklanma, vatan veya Cumhuriyet'e karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışma, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması, anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması, şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması, tabii afet veya tehlikeli salgın hastalık ya da ağır ekonomik bunalımın ortaya çıkması hallerinde Meclis Başkanı'nın daveti üzerine bilgilendirme yapmak üzere Genel Kurul oturumlarına katılabilecek.
TUREB ve TÜRSAB tarafından 4 Eylül'de imzalanan kapsamlı protokolle Türkiye'deki 7 bin 500 seyahat acentesi ile 7 bin 500 eylemli rehberi bir araya getirecek, sahte rehber ve acentelerin önüne geçecek Dijital Platform'un kurulması kararlaştırılmıştı.