Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
panjurlu
  • sıfat Panjuru olan
    "Araptan başkaları için de dileyebilirsem, herkese yeşil panjurlu küçük evler versin, herkese dilediği yerde, aç insan da kalmasın." - N. Hikmet

"panjurlu" kelimesinin kullanım örnekleri.

Evleneceğiz, pembe panjurlu evde oturacağız hayalinin dışında kırsal alanda oturacağız, yavrularımız orada büyüyecek gibi bir proje artık romantik, komik bir şey değil, düpedüz hayatın realitesi haline gelmiştir.

Tüketme ve sınıf atlama hastalığına yenik düşen namus, kutsal aile, kutsal birliktelik, ailenin mahremiyeti, ev, pembe panjurlu hayaller gibi değerlerin devrilmesini mizahi bir dille anlatan oyun, 2 perde olarak sahnelendi.

Emekli öğretmen Rüştü Güvenç, Kocasinan Mahallesi'nde evinin panjurlu penceresinin arasına yuva yapan iki güvercini uzun süre izledi.

Germir'i terk etmeyen ve burada yaşamaya devam eden az sayıdaki yöre halkıysa sevdikleri insanlardan geriye kalan boş evlerin kilitli kapılarına ve ahşap panjurlu pencerelerine bakıp mahallenin ıssız sokaklarında geçmiş günleri anıyor.

Kırmızı, mavi, yeşil, pembe, birbirinden renkli panjurlu taş evler ve Arnavut kaldırımlara sahip tarih kokan dar sokaklarından yürünerek gezilebilen adada, hatıra fotoğrafı çektirilebilecek bazı özel noktalar bulunuyor.

Dar sokaklarını gezerek tarihi bir yolculuk yapanlar, renkli panjurlu evlerin önünden geçerken hayranlıklarını gizleyemeyenler, değirmende kahve içenler Cunda'ya mutlaka bir daha geliyor.

Panjurlu kapı kesildikten sonra itfaiye ekipleri tarafından yukarıya kaldırılarak açıldı.

Halk Eğitim Merkezi yetkililerinin de gelmesiyle birlikte güvenlik kamerası kayıtları incelemeye alınırken seslerin elektronik panjurlu kapıdaki bir arıza nedeniyle gelmiş olabileceği tahmin edildi.

Mavi panjurlu taş binaları, sakin sokakları, birkaç hoş restoranı, orjinal butikleri, nefis denizi ve plajlarıyla gerçekten çok özel bir kasabaydı.