Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
sokmak
  • -i İçine veya arasına girmesini sağlamak
  • -e Bir yere girmesini sağlamak, içeri almak
    "Bizi içeriye aldı ve küçük bir odaya soktu." - F. R. Atay
  • Bıçak, çakı, iğne vb. batırmak, saplamak
  • Böcek, zehirli hayvan iğnesini batırmak veya ısırmak, zehirlemek
    "Otların arasında bacaklarını yılan sokar." - R. N. Güntekin
  • -e, nsz Yasak bir malı gizlice getirmek veya götürmek
    "Ülkeye kaçak eşya sokmak."
  • Belli etmeden kötü bir malı vermek
    "Satıcı, elmaların çürüklerini sokmuş."
  • -e, nsz Konuşma sırasında bir sözü, soruyu veya düşünceyi söyleyivermek
    "Asım fikrini birçok sözlerle sağlamlamaya uğraşırken araya: -Olmaz mı? Ne dersiniz?- gibi sualler soruyor, cevap istiyordu." - R. H. Karay
  • Dokunaklı, kırıcı veya acı söz söylemek
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
sokmak

Dağ sırtlarında, bir yanı kapalı oyuntu, girinti.

"sokmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Kutlamayı yapmak için gittikleri yerde Batu’nun animatörlük yaptığını gören Eren, Batu’yu zor duruma sokmak istese de, rakibi kavga yerine eğlenceden yanaydı.

Samsun'da apış arasına yara bandı ile yapıştırdığı uyuşturucu maddeyi cezaevine sokarken yakalanarak tutuklanan bir kişi, yargılandığı mahkeme tarafından "uyuşturucu ticareti yapmak ve cezaevine uyuşturucu sokmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Türkiye turizmde, Türkiye'yi bir güvensizlik çarkının içerisine sokmak istemelerine rağmen Türkiye cazibesini ortaya koyduğu adımlarla bütünleştirebilme anlayışına sahip.

Göğüsleri kısa zamanda forma sokmak için, düzenli egzersiz yapmak en ektili yoldur.

MHP Afşin İlçe Başkanı Ersal Koç ise 24 Haziran seçimlerinde aralarına nifak sokmak isteyenlere asla izin vermeyecekleri söyledi.

Balıkesirspor başka kulüplere benzemez, içimize fitne fesatlık sokmak isteyenlere izin vermeyiz.

Teşkilatlarımız içerisine nifak sokmak isteyenler bilsin ki, bu ocaktan hiçbir fitneci güruha ekmek çıkmaz.

Parti genel merkezleri önünden 24 saat ayrılmamak, hatırlı dostları araya sokmak, aday adayı olduğun partinin ağır toplarına yakın markaj uygulamak gibi.

İleride hem kesim belgesi olmayana kesim vermeyeceğiz hemi de iş güvenliği kurallarına uygun çalışmayı sağlamayan arkadaşları sahaya sokmak istemiyoruz ve iş de vermeyeceğiz.

Bizi bir kere daha zor dönemlere sokmak için meşrep ve mezhep farklılıklarını kaşımak isteyenlere dur diyeceğiz, onların sözlerine asla kulak asmayacağız.

Hep beraber, bizi bir kez daha zor dönemlere sokmak için aramızdaki mezhep ve meşrep farklılıklarını, etnik kökenleri bir şekilde kaşımak isteyenlere 'dur' diyeceğiz.

Fatih Terim, camiayı havaya sokmak ve kenetlemek için bir ajansla anlaştı.

Özellikle orduyu yöneten kadroları bir suçluluk psikozu içerisine sokmak, statükoyu pelteleştirmek, köşesiz hale getirmek.

Ama mümkün mertebe almak için değil, bize katkı sağlayacak oyuncu profilini kulübümüzün içine sokmak istiyoruz.

Beni silah kaçakçılığı yapan bir çetenin içine sokmak istediklerini burada muhbirlik yapacağımı söylediler.