Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
solungaç
  • isim, hayvan bilimi Suda yaşayan hayvanların solunum organı, galsame
Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü
solungaç

Balık, yumuşakçalar ve birçok eklem bacaklının vücut yüzeyinden veya sindirim sisteminin kimi bölümlerinden köken alan genellikle ince duvarlı, yüzeyi filamet veya lamellerle veya benzer oluşumlarla artırılmış solunum organı, lamella, brankiya.

Biyoloji Terimleri Sözlüğü
solungaç

Suda yaşayan hayvanların solunum organı.

Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
solungaç

Suda yaşayan hayvanların solunum organı, branşiya.

Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
solungaç

(biyoloji)

Zooloji Terimleri Sözlüğü
solungaç

Suda yaşayan hayvanların solunum organı.

Vikipedi
Solungaç

Solungaç, su hayvanlarının solunum organı. Suda çözünmüş oksijenin kana alınmasını ve kandaki karbondioksitin atılmasını sağlayacak yapıdadır. Solunum yüzeyinin kıvrılması ve dallanması ile meydana gelirler. Solungaç solunumu, sürekli suda yaşayan omurgasız hayvanlarda, balıklar ve kurbağa larvalarında görülür. Amfiyoksüsta barsağın ön kısmı genişlemiş ve birçok yarıkla delinerek solungaç sepeti denilen kan damarlarıyla zengin özel bir organ halini almıştır.

Balıklarda solungaçlar, önden ağız, yanlardan dışarıyla bağlantısı olan bir boşlukta (solungaç boşluğu) yer almıştır. Kemikli balıklarda solungaçlar dört çift olup, operkül denen solungaç kapaklarıyla örtülüdür. Solunum suyu ağızdan alınıp, solungaç kapaklarının daralması ile dışarı atılır. Kıkırdaklı balıkların ise çoğunda beş çift solungaç yayı olup, solungaç kapakları bulunmaz. Solungaç yayları, içlerinde kılcal kan damarları bulunan solungaç yapraklarına sahiptir. Her solungaç yaprağı ise ince yaprakçıklardan meydana gelmiştir. Kılcal damarlardaki kan, solungaçlara kırmızı rengini verir.

Solunum, yaprakçıkları çevreleyen suda erimiş oksijenle kılcal damarlarda dolaşan kanın alyuvar hücreleri arasında olur. Oksijenin kana geçebilmesi için suyun devamlı olarak solungaçların üzerinden geçmesi gerekir. Balık, suyu ağzından alır, solungaç yaprakları üzerinden geçirir. Bu arada oksijen difüzyonla kana geçer. Aynı yolla karbondioksit dışarı atılır. Kanın solungaç iplikçiklerindeki akışı, suyun solungaçlar üzerindeki akışının ters yönündedir. Bu durum daha fazla oksijen alınmasını sağlar.

Çoğu balığın solungaç yayları üzerinde solungaç tarakları da bulunur. Ağızdan alınan su, solungaçlardan dışarı atılırken suda çözünmüş oksijen, difüzyonla kana verilir. Bu arada suda bulunan besinlerse, solungaç taraklarıyla tutularak yutulur.

"solungaç" kelimesinin kullanım örnekleri.

Ahmet Özer tarafından gerçekleştirilen parazitolojik muayeneye dayalı olarak eldeki bulgular ışığında ooodinidae ailesinden piscinoodinium cinsine ait bir parazitin çok yüksek oranda balık solungaç yapraklarında bulunması, solunum yüzeyinin azalması ve anoksi sonucu balık ölümlerinin gerçekleştiği değerlendirilmektedir.

Eğer kafayı bırakmak istiyorsanız, avucunuzun içine koyduğunuz hamsinin solungaç kısmından sağ işaret parmağınız ve baş parmağınızla karnını sıyırın.

Balığın, sudan dışarıya çıkarılırken korunma içgüdüsüyle dikenleri ve solungaç kapaklarını açtığının aktarıldığı açıklamada, bu yüzden zehirlenmelerin genellikle dikkatsizce dokunma nedeniyle balık ağdan ya da oltadan çıkarılırken ortaya çıktığına işaret edildi.