Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Somut duruma getirmek
"somutlaştırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Atatürk Üniversitesi Özel Vakıf Okulları, matematiğin günlük hayattaki kullanım alanlarını göstermek, materyaller ile anlaşılır hale getirerek soyut olmaktan çıkarıp somutlaştırmak adına Tales Matematik Müzesi Gezici Tırını Vakıf Okullarında misafir etti.
Kazanç sağlayabilecek olanaklar bulabileceğimiz gibi, düşüncelerimizi somutlaştırmak için güzel fırsatlar yakalayabiliriz.
Bizler de bu taleplerin gereğini yapmak üzere İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz bünyesinde İl Müdürümüz ve ilgili arkadaşlarımızla çeşitli değerlendirmeler yaptık ve bunu somutlaştırmak adına Mehteran Takımını kurma kararı aldık.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, işsizliği azaltmak ve rekabet gücüne katkı sağlamak amacıyla kurduğu Meslek Fabrikası bünyesinde, bu kez proje ve fikirlerini somutlaştırmak isteyen girişimci ve tasarımcılar için Fabrikasyon Laboratuvarı açtı.
Hafta sonları BİLSEM'de buluşan öğrenciler, bilgisayar üzerinde yazdıkları kodları somutlaştırmak için çalışma yapıyor.
Hafta sonları merkezde bir araya gelen öğrenciler, uzman eğitimciler gözetiminde bilgisayar üzerinde yazdıkları kodları somutlaştırmak için çalışma yapıyor.
İki ülke arasındaki kültürel iş birliğinin somutlaştırmak adına 3 ay süreyle Cenevre Üniversitesinde sergilenen lahit, 14 Eylül 2017'de Türkiye'ye iade edilerek Antalya Müzesinde sergilenmeye başlandı.
Elbette biz CHP, MHP ile diğer toplumun farklı kesimleriyle bunun istişaresini yaptık ama somutlaştırmak için söylüyorum, katılımcı bir yasa yapımına çaba gösterdik.
Aynı coğrafyanın farklı zamanlardaki yurttaşları olarak, Moğol kardeşlerimizle paylaştığımız kültürel ortaklığı, eğitim alanında somutlaştırmak istiyoruz.
Daha sonra bunları görme engellilerin de anlaması ve sanal müzeleri somutlaştırmak için 3 boyutlu görüntüleri yazıcıyla ortaya çıkarttık.