Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
sonlandırmak
  • -i Sona erdirmek
    "Tümceyi sonlandıran buyurgan nokta yerine, sorulara açık, bitimsiz üç noktayı yeğlediklerini belirtmişti." - T. Uyar

"sonlandırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bugüne kadarki uygulamalar, terörü sonlandırmak değil, terörü azdırmak şeklinde gerçekleşmiştir.

Tedaviyi sonlandırmak ya da aktivitelere başlamak için çok acele etmemek, tedavi sürecinde sabırlı davranmak gerekir.

Zeman, Başbakan Peter Nakas'ın görevinden istifa etmesinin ardından tırmanan siyasi krizi sonlandırmak için 10 Temmuz'da solcu müttefiki Ciri Rusnak liderliğinde teknokrat bir hükümeti görevlendirmişti.

Tansiyonu kontrol altına alabilmek için gebeliği sonlandırmak, bebeği erken doğurtmak da gerekebilir.

Bütün Ortadoğu stratejisinin merkezindeki müttefiki ile henüz ciddi bir kopuşun yaşanmadan bu kuşatmayı sonlandırmak için Trump yönetiminin başarısız kabadayıca ve hatalarla çıkış arayışına rağmen biz hala olayın üstündeyiz.

Emekli olduktan sonra SGDP ödeyerek, yani aylığını kestirmeden çalışmaya devam eden bir kişi çalışmasını sonlandırmak istediğinde, emekli olmak nedeniyle kıdem tazminatı talep edemez.

Bu tartışmaları sonlandırmak üzere arkadaşlarımıza eğer yeter sayıda imza varsa getirip teslim etmeleri durumunda gereğini genel merkezce hemen yapılacağını bildirmek istiyorum.

Bu tartışmaları sonlandırmak üzere arkadaşlarımızda yeter sayıda imza varsa getirip teslim etmeleri durumunda gereğinin genel merkezce hemen yapılacağını bildirmek istiyorum.