Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Suç niteliğinde bulunan bir sorun üzerine ilgili
bulunanlara sorular sormak
"sorgulamak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bireysel olarak yapılacak tek şey bilginin kaynağını sorgulamak ve bu davranışımın sonunda ne kazacağım sorusunu cevaplayabilmek.
Öncelikle belirtmeliyim ki toplantımızın amacı her zaman vatandaşı olmaktan gurur duyduğumuz ülkemizin ve bağlı devletlerimizin kanunlar çerçevesinde kurulmuş bir kurumunu karalamak ve kuruluş amacını eleştirmek, sorgulamak değildir.
Şimdi mesele ne ibadeti sorgulamak ne de et yiyen insanların bu tercihine karışmak.
Verili hiçbir şeyi verili kabul etmeyip onu sorgulamak, onun bize sunulan versiyonundan daha farklı bir konfigürasyon üretebilir miyiz' derken zihnimizi farklı alanlara da açık olup geliştirmeye, esnek olmaya, alıştırmaya başladık.
Oysa sınav kaygısıyla başa çıkmanın en önemli aşamasının, bu düşünce ve inanışları sorgulamak ve yeniden değerlendirmek olduğunu belirten Uzman Psikolog Betül Küçükardalı, bunların yanı sıra nefes alma, gevşeme egzersizleri, düşünce durdurma ya da dikkati başka yöne odaklama tekniklerinin de sınav kaygısı ile başa çıkmada etkili yöntemler olduğunu söylüyor.
Ülkemiz ve yargımız böylesine bir ölümcül virüsten temizlenmişken çıkıp yargının güvenilirliğini sorgulamak terör örgütlerinin değirmenine su taşımaktır.
Önemli olan bu fırsatları değerlendirmek için araştırmak, sorgulamak ve vazgeçmemektir.
Sınav sonuçlarını sorgulamak için AÖF öğrenci otomasyonuna giriş yapmak gerekiyor.
Basın, doğru, yansız ve hızlı biçimde bilgi ve haber vermek, olumsuzlukları sorgulamak, halkı ilgilendiren konu ve olaylarda kamuoyu oluşturmak, toplumu aydınlatmak işlevini yerine getirir.
Hafif şirazesi kaymış, güveni yitmiş bir mekanizma ve bunu sorgulamak, zaman zaman eleştirmek bence yerinde ve doğru bir karar.