Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
terbiye
  • isim Eğitim
    "Hepsi de karşılıklı bir iyilik ve bir terbiyeden istifade etmekteydiler." - A. Ş. Hisar
  • Görgü
    "Davudi sesi, şetareti, terbiyesi kendisini hem kadınlara hem erkeklere sevdirmişti." - A. H. Müftüoğlu
  • Bazı yemeklerin suyunu türlü yollarla koyulaştırma
  • Eti, pişirmeden önce çeşitli baharatlar, yağ, salça vb. şeyler içinde bir süre bekletme
  • Hayvanı alıştırma
    "Sessiz sinema filminde bir yabani atın terbiye sahnesi gösteriliyordu." - F. R. Atay
Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
terbiye

eğitim.

Zanaat Terimleri Sözlüğü
terbiye

Dizgin. (*Senirkent -Isparta; -Amasya; Yenikent *Aksaray -Niğde)

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
terbiye

Dizgin.

Vikipedi
Terbiye

Terbiye, ete lezzet vermek için yapılan işleme denir. Diğer adı "Marina" olarak geçer. Terbiye etmek için et sos içinde tutulmalıdır. Çeşitli baharat ve soslarla yoğurulup bir süre bekletilir. Daha sonra pişirilip, servis edilir.Yani "sosun et üzerindeki işlevidir" olarak nitelendirilebilir.

"terbiye" kelimesinin kullanım örnekleri.

Öğretmenin öğrettiğinden ziyade, yetiştiren, eğiten, terbiye eden ve öğrencisinin içindeki cevheri sabırla açığa çıkaran ve işleyen kişi olduğunu aktaran Dülger, mesajında, "Öğretmenlerine hak ettikleri değeri vermeyen, onların fedakarlıkları karşısında ahde vefa göstermeyen hiçbir toplumun geleceği yoktur.

DADAŞ VİCDAN, HAYSİYET, ASALET VE TERBİYESİNDEN ÖDÜN VERMEYİZ ‘Abdurrahman Gazilerin, Taşkesenli Sırrı Efendilerin, Solakzadelerin, Alvarlı Efelerin, Yunus Hocaefendilerin ruhaniyeti önünde, Siyasette dadaş terbiye ve asaletinden, Erzurumluluk duruş ve özünden ayrılmayacağımıza bir kez daha ahd ediyoruz.

Siyaseten bize aleyhtar oldukça bu talim ve terbiye aleyhimize olacaktır.

Ülkemizin, insanlarımızın terörizm, anarşizm üzerinden milletimizin enflasyon, hayat pahalılığı üzerinden, kıyafetleri üzerinden sürekli ama sürekli terbiye edilmesinden yorulduk artık.

Türkiye’de anne ve babaların çocuklarını terbiye ederken onları polis, asker, doktor, hemşire gibi meslek sahipleri ile korkutması ileri ki yaşlarında bu mesleklere karşı antipati ile yaklaşmasına neden oluyor.

Fabrikanın boya terbiye, basmahane binasındaki germe makinelerinin bacalarından dumanlar çıktığını gören işçiler yangına müdahale etti.

O kamplarda, PYD'nin kamplarında, PKK kamplarında nelerin olduğunu bütün dünyanın bildiğimizi bilmesini istiyoruz, adım adım hangi oyunu bize karşı kurduklarını, Türkiye'yi terörle terbiye edebilmek için Türkiye'nin her tarafını teröre bulaştırabilmek için neler yapmak istediklerini bildiğimizi bilmenizi istiyoruz.

Muhammed Avvame'nin ilmi hayatı, tedris ve terbiye metodu, hadis usulü ilmindeki çalışmaları ve görüşleri, cerh ve tadil ilmindeki çalışmaları ve görüşleri, hadis literatürünün tahkiki ve ortaya çıkarılmasındaki çalışmaları, dünyanın farklı üniversitelerinden hocalar tarafından kapsamlı bir şekilde ele alınacak.

Kutsal olduğu kadar mesuliyeti de ağır olan bir mesleği icra eden öğretmenlerimiz, öğrettiğinden ziyade, yetiştiren, eğiten, terbiye eden, öğrencisinin içindeki cevheri sabırla açığa çıkaran ve onlara vizyon aşılayan kişilerdir.

Öğretmen öğretendir ama bununla birlikte eğiten, terbiye eden, çocuğun içindeki cevheri ortaya çıkartan bir değerdir.

Nefsini terbiye etmek, kalp aynasını cilalamak için, kendi kendine uğraşmaya başladı.

Halk oylamasının kendilerini terbiye etmeye çalışanlara, köylü diye beğenmeyenlere, cahil cühela diyenlere, değerlerinden dolayı ayırmaya çalışanlara karşı en önemli fırsat olduğunu bildiren Soylu, hep birlikte Türkiye'nin geleceğine, çocukların aşına işine yeni bir sayfa açmak istediklerini kaydetti.

İnsanlar sadece dağla silahla terbiye edilsin diye belediyeciliği bilerek yapmıyorlar kardeşlerim.

Terbiye bağına destursuz girip bağbanı hırpalamaya kalkana dersini, mülkün asıl sahipleri verir.

Milli Eğitim Bakanlığımız, değirmencilik bölümünün açılması ile ilgili kararı talim terbiye kurulunda aldı.