"zahmetli" ne demek

"zahmetli" kelimesinin kullanım örnekleri.

Saatler ve masa üstü isimlikler için genellikle agat taşını tercih ettiklerini vurgulayan Arık, "Agat taşını işlemesi biraz daha zahmetli ancak levha ürettikten sonra çok uzun bir süre bir şey olmadan formunu koruyabiliyor.

Akzambak yağını dededen kalma yöntemlerle çıkartıyorlar Akdeğirmen Mahallesi’ndeki bahçesinde Akzambak yetiştiren Fikret Aydemir, dededen kalma yöntemlerle oldukça zahmetli olan imbikle zambak yağı çıkarttıklarını söyledi.

Halil Küçükçancı, yaptıkları işin çok zahmetli olduğunu, yaz kış çekiçle ateşin yanında çalıştıklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanımızın seçilmemesi halinde ülkemizi çok zor, zahmetli kritik ve buhranlı günler bekliyor olacaktır.

Bu hassas ve zahmetli süreçte ebeveynlere yardımcı olmak, yön göstermek, yaşanılan kritik davranış modelleri üzerinden değerlendirmeler yapmak ve aslında çok iyi niyetle yapılan yanlışları düzeltebilme adına rehberlik etmek amacıyla ŞEHİRDER olarak yapacağımız programlarla ailelerimizin yanındayız.

Akgün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, helvacılık mesleğinin zor ve zahmetli bir iş olduğunu söyledi.

Kurs usta öğreticisi Arzu Gökpınar da Karakeçi kilimlerinin dokumasının bir hayli zahmetli olduğunu söyledi.

Safranın en çok ot döneminin zahmetli olduğunu vurgulayan Yılmaz, çiçeği topladıktan sonraki safhasında ortadaki liflerin kurutulma sürecinin yorucu geçtiğini bildirdi.

Küfe örme işi zahmetli ve satışımız az olsa da eski mesleklerin yaşatılması adına küfecilik mesleğini sürdürüyorum.

Biraz zahmetli, biraz belki maddi külfetli ama çok çok fazla bu projemizin manevi bir değeri var.

Bütün belediyelerin tek tek veri tabanına eklenmesi hem çok zahmetli ve çok masraflı olur hem de bilgi güvenliği açısından da çok mahsurlu bir durumdur.

Genel anlamda çocukluk çağında uygulanan koruyucu hekimlik uygulamaları, sürecin daha az zahmetli, daha az masraflı ve daha az ağrılı olmasını sağlar.