"ziyade" ne demek

"ziyade" kelimesinin kullanım örnekleri.

Özellikle gecikmiş konuşmada, sesletim bozukluğunda ve kekemelikte iyileşmelerin çabuk olduğunu dile getiren Maviş, "Ayrıca afazi ya da travmatik beyin hasarlarına bağlı olarak beyinle ilgili olan dil ve konuşma bozuklukları olursa, özellikle yaşlılarımızda bir iyileşmeden ziyade yaşam kalitesini hedefliyoruz.

Raporda şifreleme, otonom ve insansız sistemler gibi agnostik teknolojiler, yapay zeka ve kuantum hesaplama, toplumun ilerlemesinden ziyade zarar vermek için kullanılabilecekleri korkusuyla endişe listesinin en üst sıralarında yer alıyor.

Öğretmenin öğrettiğinden ziyade, yetiştiren, eğiten, terbiye eden ve öğrencisinin içindeki cevheri sabırla açığa çıkaran ve işleyen kişi olduğunu aktaran Dülger, mesajında, "Öğretmenlerine hak ettikleri değeri vermeyen, onların fedakarlıkları karşısında ahde vefa göstermeyen hiçbir toplumun geleceği yoktur.

Bu manada Türkiye’yi bir bloklaşmaktan daha ziyade ortak değerler etrafında birleşebilen siyasi örgütlenmelerin, sadece siyasi partiler değil, sivil unsurlarıyla beraberde önümüzdeki süreçte anayasa temelinde temel fikirlerimizi ortaya koyacağımız beyannamelerle beraber geniş kitlelere daha fazlasıyla aksettirme imkanlarını arama mecburiyetindeyiz.

Aydemir, “Ramazan’da daha ziyade alakart lokantalar ve restoranlar iş yaptı.

Araştırmaların; 0-18 alık bebeklerin ekranlardan uzak tutulması gerektiğini ortaya koyduğuna dikkat çekilen açıklamada, "Beynin en hızlı geliştiği bu evrede çocukların ekranlardan ziyade ebeveynle etkin bir diyaloğa ihtiyacı olduğundan, 2 yaş ve altındaki çocukların ekran karşısına geçmemesine özen gösterilmelidir.

Genelde insanlar olumludan ziyade olumsuz anılarını daha çok hatırladıklarından sık sık düşünüp gerçekleşmeyenleri değil, olanları daha çok anımsama eğilimindedirler.

Çaycuma’da yaşayan herkese, özel araçlardan ziyade toplu taşıma araçlarını tercih etmeleri, yakın mesafelere araçsız olarak gitmeleri veya bisiklet kullanmaları çağrısı yapıyoruz" dedi.

Bu aşamadan sonra önceliğimiz nicelikten ziyade niteliği artırmak olmalı dolayısıyla turizm gelirlerini arttırmayı hedeflemekteyiz.

Bunda sonraki süreçte iyi oynamanın açıkçası öneminden ziyade kötü futbol da oynasak puan ya da puanlarla sahadan ayrılabilmek zorundayız.

Bizans'tan çok Bizansçı, Batı'dan ziyade Batıcı ama her halükarda milletin değerleriyle kavgalı bu zihniyet, ecdadın bize bıraktığı mirasın kıymetini de ne yazık ki bilememiştir.

Çinliler kendilerinin bile kullanmadığı malları getiren, özellikle bavulcu ve pasaj ticareti yapan iş adamlarından ziyade, daha güçlü örgütler oluşturarak dünyaya açılmak istiyor.

Sivil toplumumuz açısından bu halk oylaması yasama ile yürütme arasındaki çizgileri belirginleştirmek suretiyle aslında yasama organının yasama faaliyetini yaparken bürokratlardan ziyade daha fazla sivil toplum kuruluşlarımız ile çalışmasına olanak sağlayıp bunun kapısını açacak.

Ümmügülsüm Erdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mikrobiyal formülasyonlu gübrelerde verimden ziyade besleyicilik özelliğinin dikkate alındığını söyledi.

Bilakis sanki gelip bizim elimizde ne var ne yok onlara anlamaya çalışan, maktul lehine ve maktulün hakkını hukukunu gözeten bir açıklamadan ziyade muhtamel şüphelileri korumaya çalışan, muhtemel şüpheli için zaman kazanmaya çalışan ve muhtemel şüpheliyi aklamaya çalışan bir süreç olduğu anlaşılıyor.