Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Parayı çok seven, paraya çok düşkün (kimse), para
canlısı, paragözlü
"Bundan dolayı bu paragöz adamın sırf körpeliğinden dolayı aldığı ufak tefek kızcağızı herkes görmek istiyordu." - H. E. Adıvar
"paragöz" kelimesinin kullanım örnekleri.
İngiliz basınına konuşan Sterling, kulübüyle sözleşmesinin 2017 sezonuna kadar devam ettiğini hatırlatarak, "20 yaşında paragöz bir futbolcu olarak algılanmak istemiyorum.
Buranın insanı çok sıcak, misafirperver, güleryüzlü, yardımcı oluyorlar sizlere, çok paragöz değiller.
Benim müvekkillerim paragöz oldukları için değil tamamen babalarının menfaatlerini düşündükleri için bu davayı açmışlardır.
Aslında bu balların piyasada bin 500 liraya kadar satıldığını biliyoruz, ama biz paragöz değiliz, insanlar sağlığına kavuşsun, bu bizim için en büyük kazançtır.
Mahallenin paragöz insanları kızla evlenebilmek için türlü oyunlar çevirmeye çalışırken yıllar sonra kızın nişanlısının ortaya çıkmasıyla işler değişir.
Çocukların ülkelerinden kaçarken paragöz tüccarların ürettiği ucuz can yelekleriyle denizlerde boğulduğu savaşlar mı çıkarırlar?